ABD’de ‘Kıbrıs’ tasarısı: Silah ambargosu kaldırılsın

LEFKOŞA - ABD'de dört Yunan vekil, Kıbrıs'a uygulanan silah ambargosunun tamamen kaldırılması için "Kıbrıs Ambargosu Sonlandırma Yasası" adlı iki partili tasarıyı Temsilciler Meclisi'ne sundu. 1974'ün 50'nci yıldönümünde gündeme getirilen tasarıya, Rusya'ya ait savaş gemilerinin Kıbrıs limanlarını kullanmasını engelleme şartı eklendi. Kıbrıs Haber Ajansı'nda yer alan ilgili habere göre tasarıda Chris Pappas, Dina Titus, Nicole Malliotakis ve Gus Bilirakis'in imzası bulunuyor.

Tasarı, ambargonun kaldırılması için Kıbrıs'ın Rus savaş gemilerine yakıt ikmali ve hizmet verme amacıyla limanlarını kapatmasını şart koşuyor. Bu adım, Rusya'nın Akdeniz'deki etkisini azaltmayı ve bölgedeki ABD müttefiklerini güçlendirmeyi amaçlıyor. Yasa tasarısı, 'ambargonun kaldırılmasının ABD'nin çıkarlarına hizmet edeceğini, ABD-Kıbrıs ilişkilerini güçlendireceğini, ikili iş birliğini artıracağını ve Doğu Akdeniz'deki ABD güvenlik çıkarlarını destekleyeceğini' savunuyor.

Temsilciler Meclisi'ne sunulan tasarıda dört madde dikkat çekti. Tasarının kabul edilmesi durumunda Kıbrıs'a uygulanan silah ambargosunun yenileme süresi bir yıldan beş yıla çıkarılacak. Tasarıya göre bu adım, 'Cumhuriyeti'ne uzun vadeli savunma planlaması ve tedarik imkânı sağlayacak ve savunma sanayisini güçlendirecek'.

Tasarıya göre ABD Başkanı, muafiyetin yürürlüğe girmesinden sonra her beş yılda bir silah ambargosunu gözden geçirecek. Tasarıya göre bu madde, ABD'nin Kıbrıs'ın ilerlemesini ve bölgedeki durumu değerlendirmesine ve ambargo politikasını gerektiğinde güncellemesine olanak tanıyacak.

Temsilciler Meclisi'nin gündemine gelen tasarıya göre, Kıbrıs'ın kara para aklama ile mücadele düzenlemelerini uygulamadığı veya mali denetim reformlarını gerçekleştirmediği konusunda Kongre onayı olmadan muafiyet sonlandırılamayacak. Tasarıya göre bu madde, 'Kıbrıs'ın finansal sisteminin şeffaflığını ve güvenilirliğini artırmasını teşvik ederek uluslararası finans sistemine entegrasyonunu kolaylaştıracak'.

RUSYA-KIBRIS İLİŞKİLERİNE ETKİSİ

Son olarak, tasarının onaylanması durumunda Rus askeri gemilerinin limanlara yakıt ikmali ve hizmet için yanaşması yasaklanacak. Bu madde, Rusya'nın Akdeniz'deki askeri varlığını sınırlayarak bölgedeki güç dengesini etkileyebilir. Ayrıca, Rusya ile Kıbrıs arasındaki ilişkileri gerginleştirebilir ve Kıbrıs'ın dış politikasında ABD ile daha yakın bir iş birliğine yönelmesine neden olabilir.

TASARIYA DESTEK

Yasa tasarısı, hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi milletvekilleri tarafından destekleniyor ve ABD-Kıbrıs ilişkilerinin güçlendirilmesi ve bölgesel güvenliğin artırılması için önemli bir adım olarak görülüyor. Yunan-Amerikan Enstitüsü (AHI), Amerikan Yahudi Komitesi (AJC) ve FDD Action gibi etkili kuruluşlar, tasarıya desteklerini açıkladı.

Yunan-Amerikan Enstitüsü, tasarıyı 'kritik ve anlamlı' olarak nitelendirdi ve Kıbrıs'ın uzun süredir haksız yere silah ambargosuna tabi tutulduğunu belirtti. Amerikan Yahudi Komitesi ise, 2020'de Doğu Akdeniz Güvenlik ve Enerji Ortaklığı Yasası uyarınca ABD'nin Kıbrıs'a uyguladığı silah ambargosunun kaldırılmasının ABD-Kıbrıs ikili ilişkisinde bir dönüm noktası olduğunu ve Doğu Akdeniz'de olumlu bir etkisi olduğunu bildirdi.

AMBARGONUN ARKA PLANI

ABD, 1987'de Kıbrıs'a silah ambargosu uygulamaya başladı. Ambargonun amacı, 'adadaki gerilimi azaltmak ve barışçıl bir çözümü teşvik' etmekti. 2020'de ABD, Doğu Akdeniz Güvenlik ve Enerji Ortaklığı Yasası kapsamında Kıbrıs'a yönelik silah ambargosunu kısmen kaldırdı. Bu adım, ABD-Kıbrıs ilişkilerinde önemli bir gelişme olarak görüldü ve Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarının geliştirilmesi ve bölgesel iş birliğinin güçlendirilmesi için bir fırsat olarak değerlendirildi.

Lefkoşa ve Atina'daki kaynaklar ABD'nin gündemindeki yeni tasarıyı çok boyutlu bir açıdan değerlendirdi. Kaynakların üzerinde durdukları birinci nokta, ABD ile Rusya arasındaki gerginlik boyutu. Yunan ve Kıbrıslı uzmanlara göre bu, Doğu Akdeniz'deki güç dengelerini etkileyebilecek ve bölgedeki ABD-Rusya rekabetini artırabilecek önemli bir adım olarak görülüyor. Yeni gelişmenin ikinci boyutu ise Türkiye ile alakalı. Atina ve Lefkoşa yeni süreçte Ankara'nın ABD'nin yeni adımına nasıl karşılık vereceğini merakla bekliyor.

(DIŞ HABERLER SERVİSİ)