Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 31 Mart Yerel Seçimleri’ni değerlendirdi.
Sözcü’den Saygı Özgtürk’e konuşan Kılıçdaroğlu CHP’nin bu başarısının sürdürebilir kılınması gerektiğini belirterek, “Başarımızı sürdürülebilir kılmamız, partimiz için de Türkiye için de çok önemli. Sürdürülebilir kılmanın yolu izlenen politikanın devam ettirilmesidir. Toplumun her kesimiyle sıcak ve samimi ilişki kurulması, parti örgütlerimizin bu konuda eğitilmesi lazım. Bu çalışmanın devamı gerekiyor. Çalışma devam ederse pek çok başarıya imza atabiliriz. Biz geçen seçimde 11 büyükşehir belediyesini aldığımızda da iyi bir oy almıştık. O dönemin bir de şöyle bir özelliği vardı: Manisa’dan sıfır oy çıktı. Çünkü, Manisa’yı İYİ Parti’ye vermiştik. Samsun’u İYİ Parti’ye vermiştik sıfır oy çıktı. Konya’dan da sıfır oy aldık çünkü CHP’liler gidip İYİ Parti’ye oy verdiler. İYİ Partililer de diyelim ki Bursa’da bize oy verdiler. Ankara’da bize oy verdiler. İstanbul’da bize oy verdiler” dedi.
‘ELEŞTİRECEKLERSE AKP VAR’
Her siyasi partinin görüşüne saygı duyulması gerektiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Niye seçime İYİ Parti ayrı girdi diye suçlamada bulunmak doğru değil. Gönül isterdi ki İYİ Parti yetkilileri en azından CHP’yi doğrudan doğruya hedef alıp eleştirmek gibi bir rol üstlenmeselerdi. Eleştireceklerse AKP var. AKP’yi eleştirmeleri gerekirdi” dedi.
Altılı Masa dönemindeki ilişkilerin, CHP’nin oyunun yükselmesinde etkili olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Siyaset yorumcuları, siyasetçiler, akademik dünyanın önemli aktörleri bunu zaten söylüyorlar. 14 Mayıs seçiminde sandığa gidip CHP’nin 6 okunun altına mühür basanlar, yerel seçimlerde de rahatlıkla belediye başkanının 6 oklu pusulasına mühürlerini bastılar. Bu seçimlerde oy geçişkenliği çok önemliydi. Bunu sağlamak için de epey mücadele ettik. Ben 250’nin üzerinde medyaya kapalı toplantılar yaptım. Sağ dünyanın önemli kanaat önderleriyle toplantılar yaptım. Yani Van’dan Şanlıurfa’dan tutun, İstanbul’dan Yozgat’a kadar pek çok yerde bu toplantıları gerçekleştirdim. Onlara CHP’nin belli alandaki duyarlılıklarını, inanca olan saygıyı, kimliğe olan saygıyı, yaşam tarzına olan saygıyı anlatmaya çalıştım. Başörtüsüyle ilgili tavrımız, ‘Helalleşme’ dediğimiz ve doğrudan doğruya yeri geldiğinde de öz eleştiriyi yapmaktan çekinemeyen tavrımız pek çok çevrede samimi bulundu. Dolaysıyla bunun yansımalarının ortaya çıkması elbette beni mutlu ediyor” ifadelerini kullandı.
‘ELAZIĞ’DA CHP KAZANSIN DİYE İLDE YAYIN YAPAN ÜÇ TELEVİZYONUN ORTAK YAYININA KATILDIM’
Kılıçdaroğlu için, “Partisinin aleyhine çalışıyor” diyenler de olmuştu. Kılıçdaroğlu bu iddiayı şöyle cevaplandırdı: “Ben alana çıkmadım, doğrudur. Çünkü partinin böyle bir geleneği yok. Ama ben bazı belediye başkanlarımızın seçim çalışmalarına görüntülü olarak katıldım. Yani belediye başkanları talep ettiler, ‘Görüntülü katılabilir misiniz?’ diye. En azından buna ‘Olur’ deyip görüntülü katıldım, CHP’li belediye başkan adayına oy verilmesini istedim. Elazığ benim liseyi okuduğum kent. Burada CHP kazansın diye ilde yayın yapan üç televizyonun ortak yayınına katıldım. Dolayısıyla bir genel başkanın, parti aleyhine çalışması zaten akıl dışı bir şey. Bu biraz önyargılardan kaynaklanan veya AKP’nin trolleri tarafından yapılan bir çalışma diye söyleyebilirim. Yoksa aklı başında olan birisi bilir ki CHP’liler kendi partililerinin başarısı için çalışırlar. Zaten işin doğası da bunu gerektirir.”
(HABER MERKEZİ)
GÜNDEM
22 Kasım 2024SPOR
22 Kasım 2024GÜNDEM
22 Kasım 2024SPOR
22 Kasım 2024SPOR
22 Kasım 2024GÜNDEM
22 Kasım 2024GÜNDEM
22 Kasım 2024