Muzır Neşriyat Kurulu: LeMan karikatürü ‘halkın ar ve haya duygularını incitti’

Zehra Ömeroğlu hakkında mizah dergisi LeMan’daki “Pandemide seks” başlıklı karikatürü nedeniyle açılan 'müstehcenlik' davası kapsamında Muzır Neşriyat Kurulu rapor hazırladı. Kurul, karikatürün “halkın ar ve hayâ duygularını incittiğini, cinsi arzuları tahrik ve istismar eder nitelikte genel ahlaka aykırı olduğunu”na karar verdi.

MLSA Turkey'den Canan Coşkun'un haberine göre İstanbul başsavcılığı Çizer Zehra Ömeroğlu hakkında 25 Kasım 2020’de LeMan dergisinde yayımlanan karikatürü sebebiyle hazırladığı iddianamede 3 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası talep etti. Yargılama sürecinde duruşma savcısı da esas hakkındaki mütalaasında Ömeroğlu’nun cezalandırılmasını istedi.

KURUL KARİKATÜR İÇİN TOPLANDI

İstanbul 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi de Ekim 2022’de "karikatürün müstehcen olup olmadığıyla ilgili" Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü'ne bağlı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu'ndan rapor istedi. Beklenen rapor geçen günlerde dava dosyasına girdi.

Ayşe Yıldırım Kara, Serpil Penez Şahin, Gülser Ustaoğlu, Tuncay Cevheroğlu ve Hüseyin Kaya'dan oluşan bilirkişi heyetinin hazırladığı raporda “müstehcenlik” suçunun tanımı yapılarak, bu suçla ilgili hükümlerde korunmak istenen hukuki menfaatin "toplumun ar ve haya duygusu" olarak da ifade edilen “genel ahlak” olduğu belirtildi.

Yargıtay içtihatlarına göre, genel ahlakın “doğru, makul ve adil düşünceye sahip toplum genelinin benimsediği ahlak ve edep anlayışı” olduğunu ifade eden heyet, “Soyut ve değişken bir kavram olan genel ahlaka ve adaba aykırılığın tespitinde toplumun belirli bir kesiminde kabul edilen değer yargıları değil, demokratik toplum düzenine ilişkin davranış kurallarının esas alınması gerekmektedir” yorumu yaptı.

Raporda, suçlama yöneltilen "ürünün toplumun ortak edep ve ahlak temizliğine yönelik açık bir saldırı niteliğinde olup olmadığı, özellikle çocukların bu davranışın zararlı etkilerinden korunması gerekip gerekmediğinin tespit edilmesi, objektif olarak müstehcen olup olmadığının belirlenmesi gerektiği" aktarıldı. "Müstehcenlikte kamu yararına genel ahlak ile sağlığa aykırılık ve tecavüz hali olduğu" savunularak, cezai önlem ve yaptırımın kamu düzeni ve yararı için zorunlu olduğu öne sürüldü.

KURUL'A GÖRE 'HALKIN AR VE HAYA DUYGULARI İNCİNDİ'

Heyet, Ömeroğlu’nun karikatüründe “çocukların kullanılmadığını, hayvanlarla şiddet içerikli görüntülere yer verilmediğini, ölmüş insan bedeni üzerinde cinsel davranışta bulunulmadığını, doğal olmayan yoldan yapılan cinsel davranışların bulunmadığını” belirtti. Karikatürün toplumun örf, anane ve ahlak anlayışına tamamen aykırı olduğunu, ar ve hayayı rencide edici olduğunu öne süren heyet, karikatürde “asıl gayenin seyreden üzerinde cinsel tahrik yaratarak, bundan menfaat amaçlandığını” iddia etti.

Heyet oybirliğiyle, Ömeroğlu’nun karikatürünün Türk Ceza Kanunu’nun 226’ncı maddesinde düzenlenen “müstehcenlik” suçunun unsurlarını taşıdığını savunarak “halkın ar ve haya duygularını incittiğini, cinsi arzuları tahrik ve istismar eder nitelikte genel ahlaka aykırı olduğunu” iddia etti.

ZEHRA ÖMEROĞLU: RAPOR HATALI VE KEYFİ

Hakkında dava açılan Karikatürist Zehra Ömeroğlu ise Muzır Neşriyat Kurulu'nun raporunu şöyle değerlendirdi: “Mahkemeye ulaşan rapor hatalı ve keyfi. Hatalı çünkü görüntüde olduğu söylenen şeyler karikatürde yok. Çizgide pornografik hiçbir unsur yok. Keyfi çünkü müstehcenliği neye göre tanımladığı belli değil. Raporu hazırlayan beş insanın ciddi ciddi oturup bu karikatürün müstehcen olup olmadığına karar vermiş olmasına inanamıyorum. Raporda 'genel ahlak'tan bahsediliyor. Genel ahlak kimin ahlakı? Bu kadar ahlaksızlığın ayan beyan yaşandığı bir yerde bu karikatür mü genel ahlakı bozuyor? Genel ahlak bu kadar hafif ve sallantı da mı ki bir karikatürle bozulabiliyor?”

(HABER MERKEZİ)